Gümüşhane’nin vadileri, yaylaları bereket kokuyor.
Adeta derinden fışkırıyor.
Yıllardır bu şehrin mevcut, var olan potansiyelinin neden yeterince ortaya çıkarılamadığını hep düşünmüşümdür.
Gümüşhane neyi yanlış yapıyor? Ya da neleri yapması gerekirken hep geri planda kalıyordu?
*
Bakınız pestil, köme, madenler üçgeninde bu şehrin daha çok öne çıkarılması gereken unsurları ekonomisine pozitif anlamda yansıması gerekir.
Örneğin tarım ve hayvancılık şehri diyoruz, bölgenin en büyük ikinci büyük pazarı Kelkit ilçesinde kurulduğunu biliyoruz,
Peki, bu hareketlilik yeterince içe ve dışa yansıyor mu?
Bilemiyoruz.
*
Bizim sayfa (Gündoğumu) sürekli bu konuya değiniyor, tarımın hayvancılığın öne çıkması gerektiğine dair çiftçinin, üreticinin sesi olmaya çalışıyor.
*
Çok değerli bir milletvekili ile bu konuyu geçtiğimiz günlerde enine boyuna konuştuk,
Şehrin var olan bu alandaki gücünden söz ettik,
O da kendince birikimlerini bize anlattı, özellikle sulama noktasında yapılan geçmiş yıllardaki çalışmalarından söz etti.
Belki daha fazlası da olabilirdi.
Hele hayvancılık konusunda..
Yeter ki boş şeylerle vakit öldüreceğimize yapılması gereken bu konuda etraflıca düşünmek, tartışmak ve konuya odaklanma ile yapılabilirdi.
*
Bir taraftan göç diyeceksiniz, bir taraftan işsizlikten yakınacaksınız, bir taraftan üretmeyen şehrin kayıp gittiğinden dem vuracaksınız.
O zaman ne yapmanız gerekiyordu da yapamadık diye..?!
Düşündük taşındık bu konuda neler yapılabilire biraz kafa yorduk, Gümüşhane hayvancılık konusunda yeniden atağa kalkabilir miydi?
Araştırdık..
*
Ziraat Mühendisi Necdet İlhan’ın değerli görüşlerini aldık
Dedi ki Sayın İlhan,
‘’Kelkit bölgenin en büyük ikinci hayvan pazarı, bundan yıllar yıllar önce hayvancılık festivalini düzenliyor bu konuda bir farkındalık sergileyebiliyorduk. Şimdi yem fiyatları patladı. Tersine göç mutlaka olmalıdır ve köy Öğretmenleri okullar açılarak hayvancılığın temeli atılmalıdır, ne yazık ki bugün hayvanın çiğnemeden kuruyup giden otlakları biliyoruz, hazindir..Ne ki tüm alışkanlıkları ve de artıları unutup gittik’’.
*
Bugün mü?
Adeta herşey kaderine terk edilmiş durumda
Yine elde edinilen bilgiye göre Kelkit hayvan pazarına giren günlük küçük ve büyükbaş hayvan sayısı 1000’i buluyor.
Damızlık, süt sağım, kurbanlık buradan seçiliyor.
*
Üzülerek ifade edelim
Üreticiler elde ettikleri ürünleri satamadıklarından dem vuruyor. Pazar ise kendi yağı ile kavruluyor hepsi bu kadar.
*
Hakkını teslim edelim bireysel anlamdaki müteşebbis ruhu hayvancılığa bir nebze olsun bir iyilik havası getiriyorsa da bu yeterli olmuyor, sadece lokal bir başarı olarak geri dönüyor.
*
Bölgesel anlamda daha büyük atılımlar yapılamaz mı?
Bir dönem et ve et ürünleri kombinesinin kurulacağı söylentileri havada kaldı.
*
Hayvancılığa dönük ciddi bir çalışma şimdilik görünmüyor,
Biraz daha açalım hadi köye dönelim 100 koyun alalım yeterli mi?
Sanmıyoruz.
Çarkın dönmesi gerekir. Çarkın her anlamda olumlu yansıması gereklidir.
*
Pazarlayamadıktan sonra, sayıyı artıramadıktan sonra, hayvansal ürünlerin tanıtımının yapılmaması durumunda hayvancılık sektörünün bel kemiği yeminden, kalacak mekânına kadar altyapısının hazırlanamamasından sonra tek başına 100 küçükbaş 50 büyükbaş ne işe yarayacak doğrusu merak ediyoruz?
*
Uzun süreden beri he dilimize pelesenk etmiş şu sözü de buraya not edelim.
Gümüşhane tarım ve hayvancılık şehri,
Yalnız hepsi bu kadar, ötesi yok gibi duruyor.