15 Temmuz süreci sonrasında hiç kuşkusuz zor günler geçiren Türkiye, her ne kadar rahat olmasa da kendine yavaş yavaş gelmeye başladı.
Her türlü sosyal faaliyetin, tartışmaların ya da etkinliklerin OHAL nedeniyle askıya alındığı bir süreçte kuşkusuz GÜDEF’in İstanbul’daki 19 Kasım akşamı tarihli etkinliği önemliydi.
Doğan Holding Onursal Başkanı Aydın Doğan’ın rahatsızlığına rağmen gecede yer alması dikkat çekti.
Aydın Doğan’ın programa teşrif ettiği dakikadan ayrılmasına kadar başta Gümüşhane protokolünün ve halkının ilgisi siyasetçileri bile gölgede bıraktı.
Yapılan konuşmalar ayrıca Aydın Doğan’ın geceye damga vuran konuşması, biraz Gümüşhane’ye olan sitemi, ama demokrasi hak ve hürriyetler konusunda her zaman bir yurtsever olarak, Gümüşhaneli olarak üzerine düşeni yapacağını ifade eden çarpıcı sözleri Gümüşhane kamuoyunda uzun süre konuşulacağa benziyor!
Neden mi?
Özellikle Hürriyet Gazetesi binasının basılması, hükümet ile Doğan Medya grubunu karşı karşıya getirirken, Gümüşhane kanadından gelen açıklamalar belli ki Aydın Doğan’ı üzmüştü. Gecedeki yoğun ilgi sanki özür niteliğini taşıyordu. Yöneticisinden siyasetçisine kadar herkes sanki biraz daha itidalli mi olmalıydı?, Yarım yüzyıla dayanan iş dünyası tecrübesi, insan sevgisi, Gümüşhaneliliği, yaptıkları ve yapmaya devam edecekleriyle Aydın Doğan belki de eleştiriler öncesi Gümüşhanelilere ‘acaba’? Sorusunu sürekli anımsatacak bir duruş sergiledi.
Kanıt mı?
İBB Beykoz Korusu sosyal tesislerinde Aydın Doğan’ın konuşması, Gümüşhanelilerin içten alkışı ve yükselen kahkahaları sahi onu göstermedi mi?
Yoksa, iyimser hava yine başamı dönecekti!
